Başlangıç » Genel » sana sığınan bu acıyı

sana sığınan bu acıyı

sana sığınan bu acıyı söküp atamazsın içinden

sana sığınan bu acının gidecek başka ülkesi yok

çıktın evden, kaldırımlarda yürüdün, geçip geldin dükkânların önünden

yaklaştıkça bu kapıya  —sanki çok girmek istermişsin gibi—  hızlanıyor adımların

eski zamanlardan kalma bir tebessümle —eski zamanlardan: daha genç zamanlardan—

yüzünden —küçülmüş ve incelmiş ve kızarmış yanakların: biraz üşümüşsün— sana sığınmış bu acıyı düşüremezsin

sana sığınan bu acının gidecek başka ülkesi yok

elbiseler, uçuşan etekler giyip sağa sola savurma bu acıyı

kaldır başını taş dolu kuyulardan

biriktirerek, çoğaltarak sana sığınan bu acıyı gör

saçlarını mı toplamalıyız

akışkan, uzun kâküllerini mi çekmeliyiz gözlerinin önünden

yoksa sana dokunmalı mıyız artık…

 

18,04,20

Reklam

Bir Cevap Yazın

Aşağıya bilgilerinizi girin veya oturum açmak için bir simgeye tıklayın:

WordPress.com Logosu

WordPress.com hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Facebook fotoğrafı

Facebook hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Connecting to %s