
karanlıkta parlayan kimyasal sözlerin arasında uçuyor
bilemeden hangisine konacağını
ortaya karışık saçılmış son dizeleriyle erken bir şair ölümü
geride öbeklenmiş sonraya bitişemeden düşen sesler
eski âdetlermiş
sanki menzilinden sapmış fır dönen semazenlermiş bir zincir mağazanın açılışında
kalın kurdalemiz kesilmiş
takmış yüzükleri Yimpaş holdingin ceosu
takmış koluna beni Kuyumcular Çarşısına beşibirlik almaya getirmiş özsermayesi vakitsiz şair ölümleri olan bonservisi elinde piyasa…